Pazar… Pazar… 2015/69

Pazar… Pazar…

Bir milleti kalkındıran sadece ekonomik veya askeri güç değildir; sanatçısı, edebiyatçısı, müzisyeni, yazarı ve sporcusunun varlığıdır.

Kültürel değerleri ve hayatı güzelleştiren sanatsal faaliyetleri olmadan, bir toplumun refahı artmasının ne değeri olabilir ki?

Hayatımıza renk katan, güldürürken düşündüren, bizleri aydınlatan, bir takım gözden kaçan gerçekleri gösteren, eleştiren, hepimizin sesi olan ve her biri kalplerimizde iz bırakan tiyatro ya da sinema sanatçılarımızı unutmamız mümkün mü?

Filmleri ya da oyunları TV’lerde yüzbinleri ekran başına toplar, birileri bol sıfırlı paraları kazanırken, bu sanatın emekçilerinin birçoğunun yaşlandıklarında zorluklar içinde yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarını, bazen de yoksulluk içinde yaşamlarını yitirdiklerini okuyoruz.

Sanatçıların her birine sahip çıkılmalı, öldüklerinden sonra değil, yaşarken değeri bilinmelidir. Sosyal güvencelerinin sağlanması kadar, topluma kattıklarından dolayı el üstünde tutulmalıdırlar. Sanatçılar kolay yetişmiyor…

Tüm sanatçımızı kimliklerinden dolayı değil, sanatlarından dolayı sevdik…

Adile Naşit, Ali Şen, Cem Karaca, Erol Günaydın, Feridun Çölgeçen, Gazanfer Özcan, Hulusi Kentmen, Kadir Savun, Kemal Sunal, Nejat Uygur, Nubar Terziyan, Müşfik Kenter, Sami Hazinses, Sadri Alışık, Suna Pekuysal, Toto Karaca ve Zeki Alasya’yı rahmetle anıyorum…

İsimlerini burada anamadığım daha yüzlerce sanatçımız var, hepsinin ruhu şad olsun…

İyi Pazarlar…

2015/69

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir