Pazar…Pazar…
MARKA NEDEN ÖNEMLİDİR?
Günümüzde yaşanan ekomomik daralma, artan rekabet, arz edilen ürünlerin talep edilenden daha fazla olması, teknolojideki son gelişmeler, her anlamda iletişimin artması ve bilginin kolayca yayılması, tüketicileri ürün tercihlerini yaparkan daha seçici davranmaya yöneltmektedir.
Tüketiciler, özellikle son yıllarda harcama yaparken yatırımlarının boşa gitmemesi ya da satın aldıkları üründen pişman olmamak için tanıdık, bildik, güvenilir ve tutarlı markalara yönelmeyi tercih etmektedirler.
Bu nedenle, “Marka” çok önemlidir,
çünkü markaya yapılan yatırımlar uzun yıllar yaşayacak yatırımlardır,
Markalı ürünler diğer ürünlerden ayrışır,
Tüketiciler ürünleri seçerken, markalı ürünlere yönelirler,
Markalı ürünler öne çıkar ve markasız ürünlerden daha çok tercih edilir,
Marka tüketicilerde güven yaratır,
Markanın arkasında bir şirketin olduğunu hissederler ve ürünle ilgili olası bir şikâyette, başvuracakları bir şirket olduğunu bilmenin güveni içinde ürünü satın alırlar,
Marka (Yeteri kadar iyi tasarlanmış ve görsel olarak iyi sunulmuş ise) tüketicilerin algısını ve ilgisini çeker,
Markalı ürünlerin pazarda satışı artar ve büyüme ivme kazanır,
Markası güçlü şirketlerin tedarikçilerden satın alma gücü artar (Daha uygun fiyatla hammadde veya hizmet alabilirler, üretim hatlarında öncelik alabilirler),
Markaya yatırım yapan şirketler, dünyanın her yerinde kendileri için üretim yapacak üreticiler bulabilirler (Dünyaca ünlü bir çok markanın üretim yapan fabrikası yoktur, fason üretim yaptırmaktadırlar),
Marka zor zamanda daha çok işe yarar, özellikle kriz dönemlerinde veya çeşitli nedenlerden dolayı bazı ürünlerin tüketiciler tarafından tercih edilmediği zamanlarda markalı ürünlerin satışı, pazarın genel düşüş trendi kadar etkilenmezler,
Marka “Miras” gibidir, eğer iyi yatırım yapılırsa, gelecek kuşaklara bırakılan bir değerdir,
Aynı marka ile başka ürünler üretmek ve ürün gamını genişletmek mümkündür,
Marka, daha yüksek kâr marjı demektir,
Güçlü bir marka lisans verebilir, başka üreticiler isim hakkı ödeyerek, aynı marka altında başka ürünler pazara sunabilirler,
Marka, para eder; marka alınır ve satılır.
Ancak, bir markanın tüketicide güçlü algı yaratması, markanın geçmişteki performansı, ömrü, temel değerleri, sembolü, konumlandırılması, verdiği mesajı, vaadi ve kimliği ile ilintilidir.
Ülkemizde, özellikle de uluslararası bir marka olabilmenin önünde, yüksek maliyet faktörü, yetersiz devlet desteği, AR-GE faaliyetlerinin kısıtlı olması, nitelikli eleman sorunu, rekabete karşı koyamamak, yanlış strateji seçimi, tedarik zincirinin düzgün çalışmaması, planlama eksikliği, inovasyon gerçekleştirememek, yeterli ve derinlemesine pazar araştırması yapmamak, kültür farkı ve tanıtım faaliyetlerinde yaşanan bir takım sorunlar gibi engellerin ve zorlukların olduğu bir gerçektir.
Bunlara rağmen, dış etkileri bir yana bırakarak, şirketlerin kendi kaynakları ile geliştirebilecekleri veya değiştirebilecekleri konulara odaklanmaları ve markalarını güçlendirmeleri gerekmektedir.
Ülkemizden dünya markalarının çıkmasını ve dünyaya ihracatımızı bir fason ülkesi olarak değil, katma değer üreten bir ülke olarak görmek arzusunda olduğum için, önümüzdeki haftalarda marka konusu ile devam edeceğim.
İyi Pazarlar…
2019/282