Pazar… Pazar… 2017/190

Pazar… Pazar…

Bayram günü kahvenin yanında bayram şekeriniz olsun diye yazdım bu sabah…

Birisi sosyal medyada bilimsel (!) bir makale yazmış: “Dünya yuvarlak değil düzdür!”

Daha dünyanın yuvarlak olduğunun bilinmediği dönemlerde batılı bir ilim adamı Anadolu’ya gelmiş. Yolu bir köye düşmüş ve köylülere “Buranın en bilgili insanı kimdir?” diye sormuş. Köylüler de “Bizim burada bir Nasrettin Hocamız var” demişler. (Nasrettin Hoca 1208 – 1284)

Nasrettin Hocayı çağırmışlar, köy meydanında batılı ilim adamı ile Nasrettin Hoca karşı karşıya oturmuşlar. Birbirlerinin lisanlarını bilmedikleri için işaretlerle anlaşmaya çalışmışlar. Batılı ilim adamı elinde bulunan bir ağaç çubuk ile yere bir daire çizmiş. Nasrettin Hoca da ağaç çubuğu alıp, dairenin tam ortasından enine bir çizgi çekmiş.

Bunun üzerine batılı ilim adamı dikine bir çizgi çekerek, daireyi dörde bölmüş. Nasrettin Hoca da üç parçayı işaret ederek ayrı göstermiş, bir parçayı da ayrı işaret etmiş.

Batılı ilim adamı büyük bir hayranlıkla ayağa fırlamış ve Nasrettin Hocayı tebrik etmiş. Köylüler batılı ilim adamına ne olduğunu sormuşlar.

Batılı ilim adamı şöyle açıklamış:
“Yere dünyanın yuvarlak olduğunu göstermek için bir daire çizdim. Nasrettin Hoca ortasından ekvatoru çizdi, kuzey ve güney yarım küreleri gösterdi. Ben daireyi dörde bölünce, o da üç parçasının deniz, bir parçasının ise kara olduğunu gösterdi demiş. Kendisini tebrik ettim, şu anda tüm dünyanın üzerinde çalıştığı konuyu biliyordu” demiş.

Köylüler bu kez Nasrettin Hocaya ne konuştunuz diye sorunca, o da;
“Batılı alim, yere bir tepsi baklava çizdi. Ben de ortadan ikiye bölerek, yarısını sen yersin, yarısını da ben yerim dedim. O bunun üzerine dörde bölerek, hepsini yiyemem deyince, ben de o zaman üç parçasını ben yerim, bir parçasını sen yersin dedim…” diye açıklamış.

İşte birisi böyle bir açıklama yapınca aklıma bu fıkra geldi

Meğerse, modern fiziğin ve teleskobik astronominin kurucularından olan, dünyanın yuvarlak olduğunu ve güneşin etrafında döndüğünü söyleyen ilk bilim adamı Galileo Galilei (1564 – 1642) tüm dünyayı nasıl da kandırmış!?

Hani bazen “Güler misin, ağlar mısın?” diye sorarız ya; işte bu durum da aynen böyle!

Gelişmiş ülkelerde bırakın üniversiteleri, lise öğrencileri bile bilimsel çalışmalar yapıyor, hem ilim dünyasına, hem de insanlığa faydalı olacak araştırmalar yapıyorlar.

Bizde ise, bilimi kabul etmeyip, neredeyse ilk çağlardaki insanların düşündüğü gibi, dünyanın öküzün boynuzları arasında olduğunu iddia edecek insanlar çıkabiliyor…

İyi Pazarlar 

2017/190

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir