Pazar…Pazar… 2021/387

Pazar…Pazar…

POST PANDEMİDE MARKANIN KARANTİNADAN ÇIKIŞI

Dünyada yaklaşık 1,5 yıldır, ülkemizde de 1 yıldır devam eden Pandemi döneminde bazı şirketler, markaları, mal ve hizmetleri için acilen yeni uygulamalar yaptılar. Yani Pandemide “Çevik” davrandılar, değişim ve dönüşümü fark ettiler; yeni duruma uyum ve adaptasyon sağladılar.

Ancak, Pandemi döneminde çeşitli nedenlerden dolayı, işletmesini veya markasını “Karantina”ya alan işletmeler oldu. Yani, bu durumun geçici olduğunu ve kısa zamanda her şeyin tekrar normale döneceğini düşünerek, herhangi bir değişim yapmayan veya çok küçük ayarlamalar ile yaşamını sürdürmeye çalışan işletmeler ve markalar oldu.

Bütçe yetersizliği, personelin eğitimsizliği, donanım eksikliği, yöneticilerin öngörü eksikliği, kısıtlamaların kapsama alanı içinde kalan, mal ve hizmetlerinde esnek davranamayan veya buna olanak bulamayan, dolayısı ile bir nevî “İşletmesini veya markasını Karantinaya alan” işletmeler, pazar payı kaybettiler, küçüldüler veya kendilerini unutturdular.

Artık Pandemi döneminden çıkmak üzereyiz ve bu yeni döneme “Post Pandemi” diyoruz.

Pandemi bittikten sonraki dönem, yeni bir dönem olacaktır. İşletmeler “Post Pandemi” dönemi için “Geri dönüş” hazırlıkları yapmaya başlamışlardır. Zira her ekonomik kriz veya benzer sıkıntılı dönemler sonrasında işler canlanır, talep artar ve buna paralel olarak üretim de hızlanır.

Kuşkusuz sadece ülkemizde değil, tüm dünyada zor bir dönem yaşandı, ama bu atlatılacaktır; yurt içi ve yurt dışından yine talepler gelmeye başlayacaktır. Ancak Pandemi döneminde sessiz kalan işletme ve markaların hızlıca “Yaralarını Sarma” zamanıdır. Özetle, “Canlanma” zamanıdır.

Bu süreci etkin ve verimli yönetebilmek için önerilerim aşağıdaki gibidir:

  • Markanızı tekrar vitrine çıkarınız. Yani geleneksel mecralarda veya dijital ortamda yeniden tanıtımlara başlayınız. Bu tanıtımlar (Reklamlar) “Hatırlatıcı” nitelikte olmalıdır.
  • Sosyal medya, bloglar ve tüm benzeri sanal ağları verimli ve etkin kullanınız. “Gönüllü marka elçilerinizi” etiketleyerek iletişimi aktif hale getiriniz.
  • Tanıtımlarda geçmiş dönemde yaşanan zorlukların geride kaldığını ve ilerisi için ümit verecek mesajlar veriniz. Unutmayınız, kimse “Pesimist” insanlar ve markalarla çalışmak istemez…
  • Müşterileriniz için ekonomik veya kazanç elde edecekleri kampanyalar yerine, sağlık ve güvenliği öne çıkartan görseller hazırlatınız. Unutmayınız, her işin başı sağlıktır…
  • Zor zamanlarda çok emek sarf eden, başta sağlık sektörü çalışanları olmak üzere, tüm “Kahramanlara” teşekkür ediniz. Eğer bu kahramanların ürünlerinizi kullanma şansları varsa, onlara yönelik, indirim, kampanya uygulayınız, hatta hediyeler veriniz. Unutmayınız, onlar sayesinde zor günleri atlattık ve atlatmaya devam edeceğiz…
  • Mal ve hizmetlerinizde hijyene verdiğiniz önemi ve üretim sırasında bu konudaki uygulamalarınızı belirtecek amblem, işaret, sembol veya sözcüklere ambalajlarda yer veriniz.
  • Müşterilerin veya tüketicilerin markanızla veya işletmenizle kolaylıkla iletişime geçmesini sağlayacak (Çağrı merkezi, müşteri hizmetleri, teknik destek birimi…vs gibi…) iletişim kanallarını oluşturunuz. Müşterilerinizden gelecek her türlü soru ve düşünceyi hızlıca yanıtlayınız.
  • Markalar açısından, zaman reklamlarda veya sosyal medya paylaşımlarında aşırı espriler yapmak ve absürt mesajlar verme dönemi değildir, toplum hâlâ çok hassastır. Bu nedenle şimdilik sadece moral ve motivasyonu yükseltecek görselleri kullanınız. Kuşkusuz insanların gülmeye de ihtiyaçları vardır, ama bunu yaparken ölçüyü kaçırmayınız…
  • Her zaman “Kurumsal Nezaketinizi” koruyunuz, unutmayınız ki, her yaştan, her cinsten ve her görüşten müşterileriniz vardır. (Bu maddeyi özellikle, Türkiye-İtalya milli maçı öncesi sosyal medyada yayınladığı görsel ve masajı ile çok tepki çeken bir gıda markası için ekledim.)
  • Eğer, Pandemi döneminde yerine getiremediğiniz sözler veya hizmetler varsa, bunları telafi etme zamanıdır. Unutmayınız, geç olması, hiç olmamasından daha iyidir…
  • Pandemi döneminde zor günler geçiren kurumsal müşterileriniz, bayileriniz veya toptancılarınız varsa, hemen “Yeniden Toparlanma” toplantıları düzenleyiniz veya bire bir görüşmeler organize ediniz. Unutmayınız, iş ortaklarınız sizi vezir de eder, rezil eder…
  • İç müşterilerinizin de yüreklerinin hızlı atmasını sağlayınız. Yani, üzerine “Ölü toprağı” serpilmiş çalışanlarınızı uyandırınız, canlandırınız ve motive ediniz. Unutmayınız, müşterilerinizle en yakın temasta olan kişiler çalışanlarınızdır ve şirketinizin amaç ve hedeflerine ulaştıracaklar da onlardır, makine veya bilgisayarlar değil…

Post Pandemi dönemi talep ve arzın artacağı bir dönem olacağı için, sadece kurum içi ve dışı iletişimi değil, işletmeye gelir getiren ana faaliyetler olan tedarik zinciri, lojistik, üretim hattı, satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetleri tekrar gözden geçiriniz, varsa eksiklikler gideriniz. Hatta destek faaliyetleri olan yönetim, insan kaynakları, satınalma ve teknolojik alt yapının da mercek altına alınıp, yeni döneme hazır olması ilgilenilmesi gereken birimlerdir.

İyi Pazarlar…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir