Pazar… Pazar…
Bugün Babalar Günü, hatırlayacağız babalarımızı…
Peki, babalar çocukları için neler hisseder? Bundan 35-40 yıl önce şair olmak isteyen -ismi bende saklı- bir genç vardı; o da şimdi baba olmuş ve oğluna birkaç dörtlük yazmış:
“Oğluma”
Zordur demire şekil vermek,
Ateşte kızdırıp kora dönüştürmek,
İstediğin şekli vermek için,
Çekiçle ince ince işlemek…
Babalığı sen olmadan bilmezdim,
Doğmanı sabırla bekledim,
Seni kucağıma ilk aldığımda,
Yaşlarla doldu gözlerim…
Emekledin yürüdün koşmaya başladın,
Ne kadar çabuk geldi okul yaşın,
İlk sözcükleri yazmaya başladığında,
Gururla göğsümü kabarttın…
Güldük eğlendik kavga da ettik,
İstediğin her yere birlikte gittik,
Baba olmayı sayende öğrendim,
Yılları seninle birlikte eskittik…
Hala işliyorum ince ince karakterini,
Bekliyorum olgunluğa erişmeni,
Belki de demir çoktan şekil almıştır,
Aynı babamın yetiştirdiği gibi beni…
Kâmil insan olmanı isterim,
Bundandır sana olan aşırı ilgim,
Anlarsın çabamı ileride baba olunca,
Aynı şeyleri sen de yapacaksın eminim…
…
Dünya Gazetesinde bu hafta “Kurumsal Yönetim” başlıklı 3. makalem de yayınlandı.
Tesadüf bu ya; yazımın ilk paragrafı sanki “Babalar Günü”nünde oğullara bir mesaj verir gibi:
“İşletmelerin uzun ömürlü olmalarının sırrı iyi yönetilmekten geçmektedir, aksi takdirde aile şirketlerinde yönetimin babadan oğula, oğuldan toruna geçmesi, başarısızlıkla sonuçlanabilir. Bununla ilgili farklı kültürlerden atasözleri bulunmaktadır. Örneğin Amerika’da “Manşetsiz gömlekten, manşetsiz gömleğe, üç kuşak” (From shirtsleeves to shirtsleeves in three generation), İspanya’da ve Latin Amerika’da “Baba tüccar, oğul centilmen, torun dilenci” (Padre bodeguero, hijo caballero, nicto pordiosero) gibi atasözleri vardır. Brezilya’da ise “Baba zengin, oğul soylu, torun fakir” (Pai rico, filho nobre, neto pobre), Çin’de “Servet üç nesil sürmez” (Fu bu guo san dai) ve İtalya’da “Ahırdan yıldızlara, sonra tekrar ahıra” (Della stalle a la stella a la stalle) gibi sözler sıklıkla kullanılmaktadır. Farklı kültürlerde kullanılan bu atasözleri, yönetimin önemini ve babanın kurduğu servetin iyi yönetilemezse, nesilden nesile aktarılamayacağını kanıtlar nitelikte.”
Yazının tamamını Dünya Gazetesinin web sitesinden okuyabilirsiniz:http://www.dunya.com/kurumsal-yonetim-160341yy.htm
İyi Pazarlar
2015/75