Pazar… Pazar…
Dün akşam eve döndüğümde yine çok hoş iki sürprizle karşılaştım… Kargodan içinde kitap olan iki paket gelmiş! Büyük bir heyecanla paketleri açtım…
Şimdi sizlere iki kitabı ayrı ayrı tanıtmak istiyorum.
İlki değerli Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ilkay Karaduman‘ın “Kişisel Marka Yönetimi” isimli kitabı. Bu konuda son iki yıldır ben de eğitimler vermekteyim ve günümüzde giderek “Kişisel Marka Olmanın” öneminin arttığını; ilgililerin kişisel markayı yönetirken izlenmesi gereken strateji ve yöntem konusunda bir takım eksik bilgilerinin olduğunu gözlemlemekteyim. Kitabın içine şöyle hızlıca bir göz attığımda T.C. İstanbul Aydın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği Bölüm Başkanı Sevgili İlkay Hocamın konuyu çok güzel toparladığını ve oldukça detaylı bilgiler verdiğini gördüm. Bana değerli kitabını gönderdiği için kendilerine çok teşekkür eder, tüm kalbimle başarılar dilerim…
“Hayatta bazen ne tatlı tesadüflerle karşılaşıyoruz” diye düşünmeden edemedim, çünkü İlkay Hocamın kitabının başlığı beni diğer kitabın yazarlarından İdil Hocamla aramızdaki bağı anlatıyordu…
Dün akşam kargo paketlerinden çıkan ikinci kitap ise, benim “Kişisel Marka Olmak” başlıklı eğitimime katılmış olan ve kendisi ile dostluğumuzu o zamandan beri sürdürdüğümüz İzmir Ekonomi Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Idil Goksel’in içinde “Ekonomik Algı ve Gerçeklik” başlıklı makalesinin bulunduğu ve çok değerli dokuz akademisyenin makalelerinin derlendiği “Algı İllüzyon Gerçeklik” isimli eser… Sadece makalelerin başlıkları bile okurlara kitabın derinliklerine girmek için heyecan yaratıyor… Tüm hocalarımın bu değerli araştırmalarını okuma şansını elde ettiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Bana bu değerli eseri gönderen Sevgili İdil Göksel Hocama çok teşekkür eder, tüm hocalarıma başarılarının ve yazılarının devamını dilerim…
İşte, yazmayı ve eğitim dünyasında olmayı bunun için çok seviyorum… Böyle sürprizler beni ne kadar mutlu ediyor, sözcüklerle anlatmamın imkânı yok!
Bu sabah kahvemin yanında kurabiyeye ihtiyacım olmayacak, bu iki kitapla kahvem zaten çok daha lezzetli olacak…
Terör ve trafik kazalarında kaybettiğimiz canlardan dolayı zor geçen ve çok üzüldüğümüz bir haftanın son gününde bir nebze nefes alabiliyoruz…
Bu hafta mezuniyetler, yeni okul ve kariyer konusunda yazmayı planlamıştım; hatta İstanbul Erkek, Galatasaray Lisesi, Cağaloğlu Anadolu Lisesi, Bornova Anadolu Lisesi, Vefa Lisesi ve Kadıköy Anadolu Lisesi gibi köklü liselerde öğrencilerin kendilerine baskı uygulayan yöneticilerine karşı gösterdikleri tepkiyi kaleme almayı düşünüyordum. İzninizle onu artık haftaya bırakıyorum.
İyi Pazarlar…
2016/126