Pazar… Pazar…
1960 ile 2000 yılları arasında başta İstanbul Avrupa Yakasında olmak üzere, diğer semtlerde oturanların da her hangi bir rahatsızlık, doğum veya ameliyat nedeniyle, zamanın Amiral Bristol Hastanesine gittiklerinde, aşağıda isimlerini sıraladığım doktorlardan biri ile mutlaka tanışmışlardır. Ne yazık ki, bu efsanevi kadrodan bir yıldız doktor daha aramızdan ayrıldı: Dr. Gürbüz Barlas.
Tüm asistan, hemşire, hastabakıcı ve personelin “Babası” olarak bilinen Gürbüz Amcayı 50 yıla yakın dostları olan;
Prof. Dr. Fikri Alican
Prof. Dr. Alaattin Vardar
Dr. Emin Mumcuoğlu
Dr. Erturan Aras
Dr. Ahmet Okay
Dr. Gürhan Ünlütürk
Dr. Faruk Turnaoğlu
Dr. Haluk Aker
Dr. Yılmaz Geray
Dr. Erdogan Ciner
Dr. Selahattin Büyükünal
Dr. Nevzat Yeğinsu
Dr. Vedat Yeğinsu
Dr. Orhan İskeçeli
Dr. İsmail Cebesoy
Prof. Dr. Ayan Gülgönen
Dr. Esat Alpaytaç
Dr. Muzaffer Burgazlıoğlu
Dr. Özkan Duygun
ve Dr. Metin Oraler’in yanlarına uğurladık.
Amiral Bristol Hastanesinde doğdum ve doktorum da Vedat Amcaydı…
Tüm bu isimlerle büyüdüm… Hepsi rahmeti babamın yakın dostlarıydı…
45 yıla yakın aynı hastanede birlite görev yaptılar, bir kısmı Tıp Fakültesi sıralarından beri arkadaştı, birlikte ameliyatlar, konsültasyonlar yaptılar.
Dostlukları ev toplantıları veya sosyal yaşamda da sürdü; buluştuklarında konuştukları konu yine tıp ve hastaları olurdu…
Babam operatördü, rahmetli Gürhan Amca ise narkozütördü…
İkisi de aynı ekipteydi, birlikte sayısız ameliyatlar yaptılar. Bazı akşamlar birlikte aile yemekleri yerdik, “Bu akşam tıp konuşmayacağız…” diye hepimize söz verir; ancak onları yemeğin ilerleyen saatlerinde ortaya kâğıt kalem çıkararak, yaptıkları bir ameliyatı çizip, tartışırken görürdük…
70’li yıllarda tüm doktorların eşleri sırayla, o zamanlar küçük ve tek bir bina olan hastanenin çay ocağında evde yaptıkları börek veya kek gibi yiyecekleri satar, hastane kasasına gelir sağlamaya çalışırlardı; bu gelir hemşire okulunda okuyan öğrencilere ve hastanenin diğer ihtiyaçlarına destek olmak amacı ile kullanılırdı…
Amiral Bristol Sağlık Kolejinde ders veren bu doktorların büyük bir kısmı, maaşlarını okulun burs fonuna bırakırdı…
Bu doktorların, zengin hastalardan daha çok fakir hastaları vardı; onları ücretsiz muayene, tedavi eder veya ameliyat yaparlardı…
Hiç birinin ağzından bu yaptıkları yardımlarla ile ilgili asla tek bir sözcük duymazdınız…
Yıllar sonra bu değerli insanlar rahmetli olduğunda, zamanında destek oldukları insanlar bunları bizzat bizlere anlattılar…
Onları çok özlüyoruz…
Hepsinin Ruhları Şad, Mekanları Cennet olsun…
İyi Pazarlar…
2018/212